Okyanus kıyısında olmanın verdiği avantajı sonuna kadar değerlendirenLizbon ve Portekiz halkı için sudan ne çıksa yenir felsefesi hayatlarının bir parçası. Deniz ürünleri heryerde karşınıza çıkıyor. Deniz ürünleri derken balığın dışındaki ürünler bahsi geçen.
Karides’in en jumbosu, İstakoz’un en büyüğü, yengeç’in en kıralı Portekizlilerin sofralarını süslüyor… Bu konuda bir numara rakipsiz Ramiro! Lizbon lezzetleri denilince akla gelenve gidenlerin mutlaka uğraması gereken bir durak.
En taze, en lezzetli deniz ürünlerini en iyi servis ile tadabileceğiniz yegane mekan…
Cervejeria Ramiro
Tereyağda Karides
Kum Midyesi
Contents
- 1 2) Pastel Da Nata/Pasteis De Belém;
- 2 Lizbon Yeme İçme Rehberi: Lizbon’da Ne Yenir İçilir?
- 2.1 Lizbon’da Ne Yenir?
- 2.2 1- Lizbon Ciğeri
- 2.3 2- Beef Rosto
- 2.4 3- Feijoada
- 2.5 4- Acorda Çorba
- 2.6 5- Belem Pastası
- 2.7 6- Morina Balığı
- 2.8 7- Sardalye Balığı
- 2.9 8- Yılan Balığı ve Ahtapot
- 2.10 9- Leite Crema
- 2.11 Fado Gecelerini Unutmayın!
- 2.12 Portekiz Lizbon’da Ne İçilir?
- 2.13 Lizbon’da Şarap Nerede İçilir?
- 2.14 Lizbon Çevresinde Gezilecek Yerler: Sintra, Cascais, Estoril
- 3 Ayrılması zor bir sevgili: Lizbon
- 4 Lizbon Gezilecek Yerler | Turna.com
- 5 MUCiZEVi LEZZET: Belem turtası
2) Pastel Da Nata/Pasteis De Belém;
Her ikiside aslında aynı tarta verilen farklı isimler. Belem’deki Pasteis De Belem adlı pastane dışında yapılanların tümüne Pastel Da Nata deniliyor.
Belem’de yapılanın formülü bir sır! İster orada ister farklı bir yerde yiyin yyediğinizde farkı pek anlayamayacaksınız ancak Belem’deki damağınızda daha güzel bir lezzet bırakacak. Chado’da Manteigaria’da Pastel De Nata yiyebilirsiniz.
Çok lezzetli! Bu tart Guardian tarafından dünyanın en lezzetli 15. şeyi seçilmiş…
Belem’de bulunan meşhur pastane
Belem pastası kahve ile çok iyi gidiyor…
Pastel De Nata’da Belem pastasından çok farklı değil…
3) Bacalhau
Yüzlerce çeşit yapım şekli olan Morina balığı da karşınıza en çok çıkacak lezzetlerden. Tuzlanmış olanları pişirilmeden 3 gün önce suda bekletilmeye başlamasına rağmen yine de size tuzlu gelebilir.
Izgara Morina Balığı
Kızartılmış Morina Balığı
4) Şarap
Portekiz’in dünyaya sattığı en önemli ürün enfes şarapları. Fermantasyonu daha kısa tutulan Porto’nun tatlı şaraplarından deneyebilir (Douro bölgesi) veya yine son derece başarılı diğer bölgelerin şaraplarının tadına bakabilirsiniz…
Portekiz Şarapları dünyaca ünlü…
5) Şarküteri
Portekizliler için şarküteri olmazsa olmazlardan. Sucuklar, salamlar ve pastırmaların yüzlerce çeşidi bulunuyor. Peynirleri de hiç fena sayılmaz! Tek dikkat edilmesi gereken şey şarküteri ürünlerinin hemen hemen hepsinin domuzdan yapılıyor olması…
Şarküteri ürünleri Lizbon’da her yerde…
6) Pasteis De Bacalhau (Bolinhos De Bacalhau)
Genellikle Morina balığından yapılan bir çeşit köfte! Bizim içli köftemizi andırıyor ama içerik olarak çok alakasız. Balık ve icerisinde de eritilmiş Portekiz peyniri birlikte kızartılıyor. Plaça Do Comercio’daki Museu Da Cervaja’da yapılanlar inanılmaz lezzetli!
Museu Da Cervaja’da servis edilen Pastel De Bacalhau
Museu Da Cervaja
7) Vişne Likörü;
Brandy’nin içerisine vişne, şeker ve tarçın eklenerek elde edilen vişne likörü Ginjinha’yı servis eden bir çok nostaljik büfe bulunuyor. Adı “A Ginjinha Registrada”. 1923’den beri faaliyet gösteriyor. Likörü mini çikolata kaplarda da servis ediyorlar. Mutlaka denenmeli!
A Ginjinha adlı Likör Dükkanı
Vişne Likörü Ginjinha
8) Çörekler-Börekler
Portekizliler için sabah kahvaltısından akşam yemeğine kadar günün her saati hamur işi tatlılar ve çörekler her an yenilebilir bir öğün. Lizbon’un her köşesinde bir pastaneye ve bu pastanelerde satılan tatlı çöreklere rastlayacaksınız.
Birkaç çeşidini deneyin ve lezzetine siz karar verin. Bir başka sık karşılaşacağınız şey de samosa adlı üçgen börekler. Araplardan Portekiz mutfağına girmiş olan böreklerin kıymalı olanları çok lezzetli.
Portekiz mutfağında çeşitli deniz ürünlerinden yapılan kroketlerde çok lezzetli.
Çeşit çeşit Portekiz çörekleri
Portekizliler için bu gördükleriniz sabah kahvaltısı
Portekiz çörekleri
Samosa
9) Sardalya;
Lizbon bir sardalya cenneti! Ama buna rağmen çok tükettikleri için avlanma yasağı var. Konserve sardalya ise ülkede inanılmaz popüler.
Hatta bunu artık hediyelik eşya olarak bile değerlendiriyorlar. Sırf cicili bicili konserve kutularında sardalya satılan mağazalar var. Genellikle kutusu 5 Euro civarında.
Ama sizin için kutusu önemli değilse marketlerde 0,50 cente sardalya konservesi satılıyor.
Konserve sardalya & ton balığı yanında Lizbon şarabı
10) Portekiz Şarapları;
Portekiz baştan aşağı üzüm bağları ile kaplı bir ülke. Şarapları da dünyaca meşhur. Bunlardan 3ü dünyaca meşhur; Porto şarabı, Madeira adasına ait Madeira şarapları ve Vinho Verde. Benim favorim asitli yapısı ile erken hasat üzümlerden elde edilen ve bu yüzden yeşil olarak adlandırılan Viho Verde şarapları. Tatlı şarap sevenler için de Porto şarabı birebir!
Vinho Verde
Lizbon Yeme İçme Rehberi: Lizbon’da Ne Yenir İçilir?
Lizbon, Tejo Nehri’nin oluşturduğu haliç üzerine kurulu, Atlantik Okyanusu kıyısında, Portekiz’in başkenti ve en büyük şehridir.
Lizbon 3 milyona yakın nüfusa sahip bir şehir. Fakat bu yoğunluk şehir merkezinin dışında, dolayısıyla çok kalabalık bir şehir olduğunu söyleyemeyiz. Şehir uygun fiyatlarda güzel bir gezi yapmak için ideal.
Lizbon’da ne yenir
İstanbul 7 tepe tabiri Lizbon içinde geçerli. Rossio’da tepede yer alan kaleye çıkarak enfes okyanus ve panaromik şehir manzarasının tadını çıkarın.
Deniz kenti Lizbon’da deniz ürünleri en çok rağbet gören lezzetlerden. Ancak Portekiz kültürüne özgü başka yemek ve içecek önerilerimizde olacak.
Lizbon’da Ne Yenir?
1- Lizbon Ciğeri
Lizbon ciğeri tatmadan dönmemeniz gereken bir yemek türüdür. Yanlış duymadınız. ???? Arnavut ciğerini andıran ve farklı olarak içinde salam da kullanılan ciğerini denemelisiniz. Ciğerler yağda pişirilmeden önce ince şeritler halinde kesilip marine ediliyor ardından içine salam ilavesi yapıldıktan sonra pişiriliyor.
Lizbon’da yeme içme yerleri
2- Beef Rosto
Lizbon’da et yemekleri ızgara olarak yaygın olarak bulunabiliyor. Geleneksel Portekiz lezzetlerinden biri olan ve dana, kuzu ve oğlak eti ile de yapılan rostoyu yemenizi öneririz.
3- Feijoada
Feijoada ise diğer bir geleneksel Portekiz yemeği. içinde pirinç, siyah fasulye, et ve acı biber sosu bulunuyor.
4- Acorda Çorba
Çorba severler için Acorda‘yı tavsiye edebiliriz. Bir ekmek tabanında servis edilen bir tür sebze çorbasıdır.
5- Belem Pastası
Kilisenin bulunduğu caddeden biraz içeriye doğru giderseniz Pasteis de Belem’de meşhur Belem pastasının tadına bakma fırsatını elde edersiniz. Dışı sütlaca içi muhallebili tarta benzeyen ve Lizbon’da pek çok yerde bulabileceğiniz bu tatlıyı denemelisiniz. Kuyrukta kalmayın, mutlaka içeride masada oturun servisi daha hızlı oluyor.
Lizbon’da Belem pastası nerede yenir?
Belem’e gelirken San Fransisco Golden Gate ile aynı ellerden çıkan, farklı olarak altında tren yolu bulunan 25 Nisan köprüsünün altında hatıra fotoğrafı çekilebilirsiniz.
6- Morina Balığı
Köprünün ayaklarına yakın mesafede başarılı deniz restoranları var, hem leziz hem de keyifli anlar geçirmek için birebir. Deniz ürünleri ile ilgili en popüler tavsiyemiz Morina balığı.
7- Sardalye Balığı
Diğer deniz mahsulü önerimiz olan Sardalye balığı ile Lizbon restoranları arasında sıklıkla karşılaşacaksınız. Özellikle ızgarası yapılıyor.
Lizbon’da balık nerede yenir?
8- Yılan Balığı ve Ahtapot
Bunun yanı sıra yılan balığı, ahtapot gibi deniz ürünleri de yiyebilirsiniz. Zaten restoranların çoğunda ahtapot salatası bulabilirsiniz.
9- Leite Crema
Başka bir tatlı tavsiyemiz ise yapımında süt ve bol miktarda yumurta kullanılan Leite Crema, bizim krem karamelden pek farkı yok.
Fado Gecelerini Unutmayın!
Fado müziği Portekizlilerin geleneksel müziği. Geleneksel müziği paket program içinde size öneren tur veya otel programları yerine böyle bir merakınız varsa gece için Bairro Alto bölgesine şehrin herhangi bir yerinden taksi ile çok kısa süre içinde ulaşabilir ve herhangi bir mekanda bu seçiminizi yapabilirsiniz.
Lizbon gece hayatı – Fado geceleri
Portekiz için oldukça hesaplı demiştik, aynı durumun taksiler için de geçerli olduğunu söyleyebiliriz. Hiç alternatif ulaşımla vakit kaybetmeyin diyelim.
Toparlamak gerekirse Lizbonda çok başarılı restoranlar var. Mutlaka deniz ürünü yemelisiniz. Biz açıkçası ülkede çok tutulan codfish’i çok çok beğenmedik, ama denenmeli, böcek sevenler ise çok daha başarılı tatların masada yerini aldığını söyleyebiliriz.
Portekiz Lizbon’da Ne İçilir?
Lizbon’da Şarap Nerede İçilir?
Portekiz şarapları ile ünlü olduğu için oldukça fazla şarap dükkanı ve küçük tadımlık şarap evleri de şehirde yer almakta. Kentte yeşil şarap böyle evlerde denenmeli. Peynirlerini biz oldukça sevdik.
Küçük barlarda çalan canlı müzikler de başarılı, gir çık için bile ayak basmaya değer. Ülkeye dönüşte Porto şarabının bol çeşidi hava alanında yer almakta, şehirde daha ucuzdur diyerek bavullara sarıp sarmalama yapmaya gerek yok. Tadılan şehirde kalsın, dönüşte alışveriş yapmak için hava alanı kullanılabilir.
Yine Lizbon’a özgü başka hangi içecekler var derseniz kaliteli ve ucuz Vişne likörünü tavsiye edebiliriz.
Lizbon’da ne içilir?
Lizbon Çevresinde Gezilecek Yerler: Sintra, Cascais, Estoril
Lizbon bir nehir kenarı kenti. Atlas okyanusuna son derece yakın. Civarında yer alan Sintra bölgeye gelenlerin mutlaka görmeleri gereken bir yer.
Şehrin içinden trenle bölgeye varmak son derece kolay ve hesaplı.
Taksi kullanmak isteyenler için de şunu belirtelim, İstanbul’da havaalanına gitmek için verdiğiniz bedeli burada 35 dakikalık şehirler arası yola veriyorsunuz.
Sintra merkezindeki saray ve tepedeki Sintra kalesi ile Pena şatosu mutlaka görülmesi gereken yerler. Sintra bölgesinde daha fazla zaman harcamak isteyenler için okyanusa dek uzanan korunmaya alınmış bir bölge var. Pena’dan göreceğiniz manzara gerçekten nefes kesici.
Lizbon’un yakınındaki Cascais ve Estoril bölgesi ise bölgenin deniz merkezleri. Biz kısıtlı zaman içinde bu bölgelere gitmedik, gidenlerden mutlaka görülmeli ve deniz ürünü tadılmalı tavsiyesi aldık. Zamanı olanlar değerlendirmeli.
Tarihi dokusu geçmişte yaşanan ve yaklaşık 60 bin kişinin ölümü ile sonuçlanan deprem sonrası çok çok eskiye gidemeyen Portekiz’in başkenti Lizbon için bahar gezisi düşünenlere tavsiyemiz yol uzun diye çekinmeyin ve mutlaka görün olacaktır.
Bizi takip edin! | Follow us!
Ayrılması zor bir sevgili: Lizbon
Portekiz’in Nazım’ı Başkent Lizbon doğumlu Fernando Pessoa şöyle yazmış:“Yaşamak, bir başkası olmaktır. Ve insan bugün, dün hissettiği gibi hissediyorsa, hissetmek olanaksızdır. Dün hissedileni bugün de hissetmek, hissetmek değil, dün hissedilmiş olanı bugün de anımsamaktır yalnızca. Artık yok olmuş olan dünkü hayatın canlı cesedi olmaktır.”
Bugünlerde yolunuzu ‘Portekiz’in yedi tepeli şehri’ Lizbon’a düşürün. Kentin Karo mozaikle döşenmiş sokaklarını adımlayın.
O adımlar sizi illa ki bir meydana çıkaracak. Kim bilir belki yol sizi Cafe Brasileira’nın önündeki kaldırımda, bir masaya oturmuş kahvesini içen Pessoa heykelinin karşısına çıkarır. Oturun karşısına ve kahvenizden bir yudum aldıktan sonra gözlerinizi kapatın.
Kulağınıza sokak müzisyenlerin yaptığı müzik, insanların kahkahaları çalınacak. Gözünüzü açtığınızda ise birbirine sarılan âşıkları, mutlu yüzleri göreceksiniz. Ve Pessoa’nın dediği gibi: “Artık yok olmuş olan dünkü hayatın canlı cesedi” olmadığınızı fark edeceksiniz.
Şehrin enerjisi gam, keder ve tüm gerilimi üzerinizden sıyırıp alacak.
Dünün dünde kaldığını ve artık bir başkası olduğunuzu düşüneceksiniz. Oldukça gergin bir ülkeden Lizbon’a gelen ve kentin neşesine, güzelliğine adaptasyonda kısa bir süreliğine olsa da uyum sağlamakta çekingen davranan biri olarak kendinize sürekli “Neden” diye sorduğunuzu fark edeceksiniz.
Tanıdık hava, bildik neşe
Bir Akdeniz kenti olan Lizbon buna yakışacak bir neşeye ve enerjiye sahip. Ancak kentle ilgili olan daha dikkat çekici olan ise yedi tepe üzerine kurulu olan, içinden boğaz genişliğinde Tejo Nehri geçen ve sokaklarında tramvaylarla dolaştığı kentin İstanbul’a benzerliği.
Lizbon’da zaman geçirdikçe İstanbul’la ilgili canımızı sıkan gelişmelerin (Tarihi yapının deformasyonu, gökdelenler ve kentleşme, yollar, köprüler, toplu konut projeleri, Boğaz’ın ve doğanın tahribatı…) nedenini anlamakta güçlük çekiyorsunuz.
Aktörler değişiyor ama gelişmişliğin, Batılılaşmanın, kalkınmanın temel endeksleri olan betonlaşma ve asfalt değişmediği için İstanbul’daki tahribat da hiç bitmiyor. “Kim bilir daha kaç kuşak bizden sonra da ‘Ah eski İstanbul’ diyecek” diye geçiriyorsunuz içinizden Lizbon’un en eski sokaklarının, evlerinin bulunduğu Alfama’yı adımlarken.
Fadonun doğduğu bu bölgede sokaklar öyle güzel ki, onca çarpıklığın arasında nasıl bir uyum oluşabilmiş hayret ederek izliyorsunuz.
Lizbon’un kişiden kişiye değişmeyen belki de yegâne özelliği kentteki Ortaçağ havası. Bir ışık, bir bina, bir koku, renk, birkaç nota… İllaki gün içinde Lizbon’da sizi bir şekilde yakalıyor ve geçirmiş olduğu büyük depremlere, yıkımlara karşın dokusuyla Ortaçağ’ın görkemli deniz imparatorluğu günlerine taşıyor.
Onlarda eski binaları yıkıp bizde olduğu gibi yenilerini dikme alışkanlığı olmadığından deprem sonrası bugünkü kentin tasarımcısı Marki de Pomba’nın şehri çok değişmemiş ve değişmiyor.
Arnavutkaldırımlı dar sokaklar, antik tramvaylar, tepelere iniş çıkışı kolaylaştıran asansörler, Baixa – Chiado, Barrio Alto, Alfama, Belem, Cascais ve Sintra… Bu duygunun ağırlığını hissettirdiği yerler.
Bir sevgiliden ayrılır gibi
Her gün yeni duygularla ‘insanın insan olabileceğini’ anlatan şair Pessoa, konu yaşadığı şehre geldiğinde başka düşünüyor. Pessoa, Lizbon’a âşık bir Portekizli! Bu nedenle de bir sevgiliyi anlatır gibi anlatıyor kenti.
Ondan uzaklaşmanın hüznünden, insanda yaratacağı karmaşadan dem vuruyor.
Bunda Tejo Nehri’nin oluşturduğu haliç üzerine kurulu olan Lizbon’un Vasco de Gama, Macellan gibi birçok kâşifin, denizcinin çıktığı şehri olmasının payı olduğunu hissediyor insan denize bütün heybetiyle, onu kucaklarcasına açılan nehri gördüğünde.
Kâşifler, denizciler ‘meçhule yelken açan’, dönüp dönmeyeceği belli olmayan insanlardır. Bu nedenle olsa gerek Pessoa’nın dizelerinde denizcilerin arkasından yakılan keder yüklü Portekiz halk şarkıları ‘Fado’nun ruhu dolaşıyor sanki söz konusu Lizbon’dan ayrılmak olduğunda.
“Bir martı geçiyor ve artıyor / Ve artıyor içimdeki duyarlık / Ah her rıhtım taştan bir karasevda! / Ve gemi çözdüğünde palamarı / Bir bakmışız ki açılıyor uzaklık / Rıhtımla gemi arasında / İşte o an anlatamadığım taptaze bir endişe bürür içimi / Hüzünlü karmakarışık duygular.
”
Ne yemeli, ne içmeli
-Lizbon’da mutlaka uğramanız gereken yerlerin başında 1837 kurulan Belem Pastanesi bulunuyor. Yaptıkları turta çok özel bir lezzet ve dünyada tadılması gereken 20 lezzetin arasında yer alıyor. (R. Belém 84-92, 1300-085, +351 21 363 7423)
-Rossio Meydanında bulunan likörcü ‘A Ginjinha’ya mutlaka uğrayın. Vardığınızda önündeki kalabalıktan da anlayacağınız gibi burası Lizbon’un en meşhur likörcüsü. Tek ürün var, vişne likörü. Fiyatı ise 1 Euro.
-Lizbon tam bir gurme şehri. Farklı ve iyi restoranları dememe karşın Ramiro Deniz Ürünleri Restaurant’ını tek geçerim.
Karides güveç, ıstakoz, yengeç, jumbo karidesler ve aklınıza gelebilecek bilumum kabuklular… Burası sadece kabuklu deniz ürünleri yapan esnaf lokantasından biraz hallice bir yer.
Yemek için adınızı sıraya yazdıktan sonra 1-2 saat beklemeniz gerekebilir. Ama emin olun ki buna değer. (Av. Almirante Reis nº1 – H, 1150-007, +351 21 885 1024)
Not: Bu gezi, yatırım yoluyla oturum ve vatandaşlık planlaması yapan Yeni Bir Hayat şirketi sponsorluğunda gerçekleştirilmiştir. Şirket, başta gayrimenkul olmak üzere yatırım yoluyla bir B planı olarak Portekiz’de yaşamak isteyen ve Portekiz pasaportu ile vize sorunlarına takılmadan dolaşmak isteyenler için danışmanlık hizmeti veriyor.
Lizbon’un, zengin bir gece hayatı var, fado evleri, küçücük sokak arası barları, bugünün gençlerine hitap eden modern kulüpleriyle gece kolayca yatağa girmeyen bir kent görünümünde.
False
Lizbon Gezilecek Yerler | Turna.com
Uçak Bileti
Portekiz‘in başkenti Lizbon, ülkenin batısında Atlas Okyanusu kıyısında yer alıyor. Tagus Nehri’nin Atlas Okyanusu’na döküldüğü noktada konumlanan kent, Avrupa’nın diğer kaotik başkentlerinden çok farklı bir atmosfere sahip. Lizbon tepelerin üzerine kurulmuş. Arnavut kaldırımlı yolları ve tramvayları ile tarihi dokusunu koruyan bu şehre birçok noktadan tepeden bakabilirsiniz.
Orta çağ mimarisinin izlerini her adımda hissedebileceğiniz Lizbon’da huzur ve nostalji size eşlik ediyor. Renkli gece hayatı, leziz yemekler ve sokak lezzetleri sunan restoran ve kafeleriyle şehirde yapılacak onlarca alternatif bulunuyor.
Lizbon Gezilecek Yerler
1. Augusto Caddesi
Augusto Lizbon’un en popüler caddesi. Avrupanın bir çok caddesi gibi sokak performansçılarının gözdesi. Augusto caddesinde seviye farkı olan 2 semti birbirine bağlayan bir asansör göreceksiniz. 1902 yılında ulaşımı kolaylaştırmak amacıyla yapılmış.
Şimdi ise daha çok turistik amaçlı olarak kullanılıyor. Şehri tepeden görmek isterseniz bu asansörü kullanabilirsiniz. Lizbon yokuşlu bir şehir olduğundan pek çok noktadan şehri panoramik olarak seyredip fotoğraf çekebilirsiniz. Bu yüksek teraslara mirador deniyor.
Mobil Uygulama
2. Alfama
Alfama, Lizbon’un en eski yerleşim yeri. Arap etkisini taşıyan mimarisiyle eski kent merkezi olarak geçen bu bölge otantik atmosferiyle ziyaretçilerinin aklını başından alıyor. Alfama 12 yüzyıldan kalma bir semt ve Fado’nunda yurdu.
Fado, sevgililerini ve kocalarını deniz aşırı yolculuğa gönderen kadınların söylediği ağıt tarzında bir müzik türü. Alfama’da çok şeker, küçük, sevimli, süslü püslü evler hemen gözünüze çarpacak.
Bu sıcacık bölgede keyifli bir yürüyüş yapmayı ihmal etmeyin, burayı çok seveceksiniz. Lizbon’da fayans kaplı evler dikkatinizi çekecek. Havadaki su buharı oranı fazla olduğundan eski tip evlerin hepsi bu şekilde yapılmış. Daha sonra da şehrin karakteristiğini oluşturmuş durumda.
Alfama’nın zirvesibde yer alan Sao Jorge Kalesi şehri tepeden seyredebileceğiniz en güzel noktalardan birisi. 12. yüzyılda Araplardan ele geçirilen kale, şehrin önemli bir turistik değeri. Kalenin gözler önüne serdiği muhteşem Lizbon manzarası sanatçıları da çok etkilemiş.
3. Baixa
Lizbon’un modern yüzü olarak kabul edilen Baxia, modern görünümünü şık tasarıma sahip butik restoran ve kafelerle mağazalarından alıyor.
4. Calouste Gulbenkian Müzesi
Calouste Gulbenkian Müzesi, geçmişten günümüze Lizbon’un tarih hafızasını yansıtıyor. İslam eserlerinden Fransız cam işçiliğine, mücevher tasarımlardan halılara kadar birçok objenin sergilendiği müze kente gelenlerin uğrak noktası.
5. Sao Roque Kilisesi
Lizbon’un en dikkat çeken kutsal mekanlarından olan Sao Roque Kilisesi, mücevherlerle süslü ahşap tavanıyla ünlü. Dünyanın en pahalı şapeli olarak da bilinen bu yapı, Barok mimari stilinin şaşaalı örnekleri arasında.
6. Belem Kaşifler Anıtı
Lizbon bir kaşifler şehri, Vasco de Gama, Macellan ve daha bir çok ünlü kaşif bu şehirden çıkmış. 15. ve 16. yüzyıllarda yapılan keşifler Avrupa medeniyetini müthiş zenginleştirmiş, doğu medeniyetlerinin zenginliği anlaşılmış ve denizcilikte gelişmeler sağlanmış.
Bunda Portekizli ünlü kaşiflerin ve onların destekçisi Prens Henry’nin büyük katkısı var. Sahilde bulunan Kaşifler Anıtında (Padrão dos Descobrimentos) en önde Prens Henry ve arkasında Vasco de Gama, Magellan ve diğer kaşifler sıralanmış.
7. Belem Kulesi
Belem Kulesi Lizbon’un çok önemli bir sembolü ve aynı zamanda kentin denizci kimliğinin göstergesi. Unesco Kültür Mirası ve Portekiz’in 7 Harikası listelerinde yer alıyor. Lizbon’u korumak için 1519 yılında yapılmış olan 30 m yüksekliğindeki bu kale, 1755 yılındaki büyük depremden hasar almadan kurtulmuş.
Eskiden keşfe çıkan denizciler buradan izlenebiliyormuş. Şimdi ise Lizbonlular ve turistler için cazibe merkezine dönüşmüş. Bu bölgeye geldiğinizde bir de uçak göreceksiniz. Gago Coutinho ve Sacadura Cabral Lizbon’dan Rio de Janeiro’ya ilk okyanus aşırı uçak yolculuğunu 1922 yılında yapmışlar. Uçak anıtı onların anısına yapılmış.
8. Belem Pastanesi
Lizbon’da mutlaka uğramanız gereken yerlerin başında 1837 kurulan Belem Pastanesi bulunuyor. Yaptıkları turta çok özel bir lezzet ve günde yaklaşık 20.000 adet satılıyormuş. Hafta sonları ise 50.000 adet satıldığı söyleniyor. Tarifi hiçbir yere yazılmıyormuş.
Dünya’da bu tarifi bilen yalnızca 4-5 kişi bulunuyormuş. Hiçbir zaman hepsi bir arada aynı uçağa, aynı arabaya binmezlermiş. Aynı yemeği yemezlermiş. Gerçekten çok özel olan bu lezzet Gurmeler tarafından Lizbon Gezilecek Yerler listenize mutlaka eklemeniz gereken Belem Pastanesi Dünya’da tadılması gereken 20 lezzetin arasında yer alıyor.
Kapısında müthiş bir kalabalık oluyor. İçerisi ise orijinalliğini bozmamak için kurulduğu tarihteki sadeliğini koruyor, hiç bozulmamış ve bütün masalar dolu.
9. Jeronimos Manastırı
Bu manastırın özelliği Hindistan’a ulaşan ilk kaşif Vasco de Gama’nın mezarının burada bulunması.
Lizbon’un karşı kıyında bulunan Christo Rei heykeli de dikkatinizi çekecektir. 1959 yılında Rio de Janeiro’da bulunan Christo Redentor heykelinden esinlenilerek yapılmış. Lizbon’da yemek olarak okyanus kıyısında bir şehir olmasından dolayı daha çok deniz ürünleri bulunuyor.
10. 25 Nisan Köprüsü
25 Nisan Köprüsünü Belem Kulesi ve Kaşifler anıtının hemen arkasında göreceksiniz. Köprünün adı 25 Nisan 1974 yılında gerçekleşen Karanfil Devriminden alıyor. Bu kansız ve şiddetsiz devrimin hikayesi de çok ilginç.
Askerler tanklarının ve silahlarının namlularına kırımızı karanfiller takarak demokrasiye geçmişler. Köprünün altından demir yolu geçiyor ve Almada – Lizbon şehirlerini birleştiriyor.
11. Okyanus Müzesi
Avrupa’nın en büyük deniz müzesi unvanını taşıyan Okyanus Müzesi, denizcilik tarihi ile öne çıkan Lizbon’un zengin tarihi geçmişine tanık olabileceğiniz bir yer. Denizcilik tarihini coğrafi keşiflerden itibaren kronolojik sırayla yansıtan müzede keşifler, savaşlar, balıkçılık, sportif yarış tekneleri, saltanat kayıkları, şilepler, uzun yol hat gemileri, maçunalar, tarak gemileri, yandan çarklılar, nehir gemileri, okul gemileri ve kraliyet türlü deniz taşıtı sergileniyor.
12. Cascais
Kumlu plajları, keyifli kafeleri ve şık restaurantları ile Cascais tam bir yazlık kasaba. Lizbon’a çok yakın olması sebebiyle Lizbonlular yaz aylarını bu sahillerde geçiriyorlarmış. Buraya Avrupa’nın en batı ucu olarak bilinen Cabo da Roca’dan da gidebilirsiniz.
Yol boyunca dalga sörfçülerinin uğrak yerleri olan plajlar bulunuyor. Deniz kenarında biraz yürüyüş yapıyoruz. Sahil çok iyi korunmuş. Kumun üzerinde güneşin keyfini çıkaranlar var. Şehrin içinde gezmeye başlıyoruz. Yol boyunca oteller, kafeler, restaurantlar sıralanıyor.
Lizbon’a gelme fırsatı bulursanız, 30 dk. uzaklıktaki bu güzel sahil kasabasına mutlaka uğrayın. Lizbon’a sadece 30 km. uzaklıkta olan Cascais özellikle yaz aylarında cıvıl cıvıl eğlenceli bir sahil kasabası oluyor. Bembeyaz kumlu sahillerinde güneşlenip, Atlas Okyanusu’nun serin sularında yüzme veya sörf yapma fırsatı bulabilirsiniz.
Günübirlik buraya uğrama fırsatı bulursanız, özellikle deniz ürünleri yapan restaurantlarda yemek yeme fırsatı bulabilirsiniz. Burada daha uzun süreli kalmak isterseniz, konaklama yapabileceğiniz bir çok otel de bulunuyor.
Lizbon ile Türkiye arasında Türk Hava Yolları ile İstanbul Havalimanı’ndan haftanın her günü yapılan ve 4 saat 20 dakika süren uçuşlarla Lizbon Havalimanı’nda olmanız mümkün. Lizbon kent merkezinden 8 km uzaklıkta olan havalimanından merkeze rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
En uygun Lizbon uçak bileti için gelişmiş arama teknolojisi, güvenli ödeme seçeneklerine sahip turna.com sayfasını ziyaret edin ✔️
Lizbon, Avrupa’nın gösterişli şehirlerinden uzakta tarihin, kültürün, mimari ve alçak gönüllüğün şehri. Orta Çağ mimarisinin en iyi korunduğu şehirlerden bir olan Lizbon, Arnavut kaldırımlı dar sokakları, nostaljik pastaneleri, görsel bir şölen gibi yükselen katedralleriyle ziyaret edilmeyi çoktan hak ediyor.
Otobüs Bileti
MUCiZEVi LEZZET: Belem turtası
Portekiz’de sadece bir pastanede satılan ve tarifi beş kişi tarafından bilinen Belem turtasını tekrar yemek için Lizbon’a giden tursitler var!
Portekiz’in güzel başkenti Lizbon’da, Belem semtinde bulunan bir pastaneyi takdim etmek istiyorum size: Pastéis de Belém!Dışarıdan bakınca çok da albenisi olan bir yer değil açıkçası, şanını bilmeseniz dikkatinizi çekmez önünden geçerken…
Tabii bu söylediğim, soğuk kış günleri için geçerli! Turistin bol olduğu yaz günlerinde önündeki uzun kuyruğu fark etmemeniz mümkün değil…1837’den beri hizmet veren Belem Pastanesi, sadece Lizbon veya Portekiz’de değil; lezzet düşkünleri ve seyahatseverler için dünyaca meşhur bir yer.
Çünkü burada mucizevi lezzetteki Belem turtaları üretiliyor! Bu öyle bir turta ki, ünlü gurme dergileri tarafından sık sık ‘ölmeden önce tadılması gereken 20 lezzet’ listelerine alınıyor.
Tarifini beş kişi biliyor!
Öyle ki bir kez tadına bakan bir kez daha yiyebilmek için Lizbon’un yolunu tutuyor! Abartmıyorum, sadece yeniden Belem turtası yeme hayaliyle Lizbon’a gelmiş turistlerle tanıştım ben. “Tarif et biraz, nasıl bir şeymiş bu?” derseniz çıtır çıtır ince milföy hamuruyla yapılmış, kremalı bir turta diyebilirim ancak. Üzerine tarçın dökülerek yeniliyor… Ama “Öğrenip tarifini yaz da biz de deneyelim evde Gülhancığım” derseniz çok üzgünüm yardımcı olamam. Çünkü Belem turtasının gizli tarifini sadece beş kişi biliyor! Pastanenin sahibi, yöneticisi ve üç şefi…Tarif, hiçbir yerde yazılı şekilde yer almıyor, ezberde tutuluyormuş. Efsaneye göre bu beş kişi asla aynı anda uçağa binmez, aynı restoranda yemek yemezlermiş… Ama sohbet etme imkanı bulduğum pastane müdürü Miguel Clarinha gülüyor ve bunun sadece medya tarafından yapılan ‘Hollywoodvari’ bir benzetme olduğunu söylüyor ve ekliyor:“Zaten işlerimiz o kadar yoğun ki beşimizin bir araya geldiği zamanlar oldukça nadir.”
Başka şubesi yok
Portekiz’in dört bir yanında Belem turtasının benzerlerini bulacaksınız, ‘pastel de nata’ adıyla satılıyor. Ancak orijinal pastanenin şubesi yok. Sadece ve sadece Belem’deki yerinde yiyebilirsiniz gerçek Belem turtalarını ve zaten lezzet farkını da hemen anlayacaksınız…
“Peki bu kadar meşhur bir yer neden bir sürü şube açıp daha çok para kazanmıyor?” diye sorarsanız da birinci neden gizli tarifin korunmak istenmesi, ikincisi de pastanenin zaten inanılmaz kazanç sağlaması… Sadece 1.
5 euro değerindeki Belem turtalarının satışından elde edilen günlük ortalama gelir 30 bin euro’ymuş, yani Türk parasıyla 84 bin TL! Günde ortalama 20 bin turtanın satılması anlamına geliyor bu.
Ama inanılmayacak bir veri değil, tatlıya, pastaya çok da düşkün olmayan ben bile tek oturuşta üç tane yedim!